You are in browse mode. You must login to use MEMORY

level: 4th nov

Questions and Answers List

level questions: 4th nov

Question	Answer
bir şeyden kaçınmak	to avoid something
felç	paralysis
görme eğiliminde olmak	to tend to see
ayırt etmek	to distinguish
aldatma	deception
tercih etmek	to opt for
ameliyat	surgery
ölümlülük	mortality
sezgi	intuition
bir şeyle sonuçlanmak	to end up with something
karar uygulamak	to implement a decision
yapı	structure
geri kalanı	rest
üzerinde çalışmak, hesaplamak	to work out
hakkında	on
başarmak, elde etmek	to achieve
yurtdışında	abroad
merak	curiosity
emekli	petitioner
kararları yönlendirmek	to drive decisions
verileri "değerlendirme"	to evaluate data
veri-veriler	datum-data
sorumluluk almak	to take charge
işte başlıyorsun, haydi bakalım	Here you go
süslü, havalı	fancy
bir servete mal olmak	to cost a fortune
bir şeyden sorumlu olmak	to be in charge of something
nar	pomegramate
birine bir şeyi tedarik etmek	to supply sb with sth
birine bir şeyi sağlamak	to provide sb with sth
sermaye	capital
dolandırıcılar	fraudsters
İngiltere merkezli şirket	England-based company
işe alım	recruitment
yeni açılan bir “pozisyon”	a newly opened "post"
süreç	process
belirli bir işçi	a particular worker
özellikle tasarlanmış bir başvuru formu	a tailored application form
faydasız	useless
umut verici	promising
hiç de değil	Not at all
olası adaylar	possible candidates
ilgili	relevant
hemencecik	straight away
üstüne ek olarak daha fazla	further
staj	internship
açıkça görüldüğü gibi	obviously
hayat-ı şerencame	Curriculum Vitae
saklambaç	hide and seek
kafa yormak	to ponder
dizginleri eline almak	to get the grips
bütçe	budget
işten çıkarma	lay-off
aslında	Actually
açık, apaçık	obvious
kişisel temas eksikliği	lack of personal contact
masrafları dosyalamak	to file expenses
yolda geçerken tesadüfen karşılaşmak, araçla çarpmak	to bump into
how do you do?	Howdy
hırsızlık amacıyla bir yere girmek	to get in
evdeni bir binadan dışarı çıkmak	to get out
toplu taşıma araçlarından b/inmek	to get on/off
bir yere varmak (somut olarak, soyut-anlam olarak)	to get at
morali bozulmak	to get down
servet	fortune
dişimize göre bir şey	got something we can really sink our teeth into.
fikri vs. öne sürmek	to throw out
kusmak	to throw up
zorbalık	bullying
çete	gang
küfür etmek	to swear
hiç mantıklı değil	It doesn't make sense
güvenlik düzenlemeleri	safety regulations
taciz	harassment
motive olmamış	de-motivated
başarı	Achievement
otoyol	motorway
önemli	significant
somut verileri elde ederek değerlendirme, ölçme	assessment
verilerden sonuç çıkararak değerlendirme,	evaluation
zorlayıcı	challenging
gerçekten, tabii ki de	indeed
projeyi başlatmak, start vermek	to launch project
toplantı düzenlemek	to called a meet
görev gücü	taskforce
öngörmek	to anticipate
affınıza sığınırım	I beg your pardon.
terleme	perspiration
bu size kalmış	it is up to you
muazzam istekli	immense willingness
rehberlik	guidance
ancak	however
katkı	contribution
etki	influence
tahmin edilebilir	predictable
baskılayıcı kişi	suppressive person
ayırt etmek	to differentiate
tam olarak	precisely
çabalamak	struggle
misafir	guest