| Ben İngilizce dersine başladım. | I started English lesson. |
| Ben İstanbul’da yaşadım. | I lived in Istanbul. |
| Ben iki yıl önce İstanbul da yaşadım. | I lived in İstanbul two years ago. |
| Ben yeni bir ev istedim. | I wanted a new house. |
| Ben dün ders çalıştım. | I studied yesterday. |
| Polis beni durdurdu. | The police stopped me. |
| O dün bankayı geç açtı. | She opened the bank late yesterday. |
| Ben pencereyi açtım. | I opened window. |
| Ben geçen sene sınavlarımı geçtim. | I passed exams last year. |
| Ben kıyafetlerimi değiştirdim. | I changed my clothes. |
| Ben ödevlerimi bitirdim. | I finished my homework. |
| Annem lezzetli bir yemek pişirdi. | My mom cooked a delicious meal. |
| Ben dişlerimi fırçaladım. | I brushed my teeth. |
| Ben adresi hatırladım. | I remembered the address |
| Ben dün yeni şeyler öğrendim. | I learned new things yesterday. |
| Ben dün derste yeni şeyler öğrendim. | I learned new things in the lesson yesterday. |
| Benim bir bilgisayara ihtiyacım vardı. | I needed a computer. |
| Ben bir soru sormadım. | I didn’t ask a question. |
| Ben bir soru sordum | I asked a question. |
| Öğretmen dersi tekrar etti. | The teacher repeated lesson. |
| Ben geçen haftasonu odamı temizledim. | I cleaned my room last weekend. |
| Kardeşim Kayseriye seyahat etti. | My sister travelled Kayseri. |
| Bu sabah ben kahvaltı hazırladım. | I prepared breakfast this morning. |
| Annem kahvaltıdan sonra bulaşıkları yıkadı. | My mom washed the dishes after breakfast. |
| Araba sağa döndü. | The car turned right. |
| Ben partide dans ettim. | I danced in the party . |
| Ben partide dans etmedim. | I didn't dance at the party. |
| Annem yatağımı düzenledi. | My mom tidied up my bed |
| Geçen hafta sonu büyükanne ve büyükbabalarımızı ziyaret ettik. | We visited our grandparents last weekend. |
| TV'de çizgi film izledim | I watched cartoons on TV |
| Daha sonra dışarıda parkta oynadık. | Later we played outside in the park. |
| Ağaca tırmandı. | She climbed the tree. |
| Annem beni eve çağırdı. | My mom called me to the house. |
| Eve gitme zamanı gelmişti. | It was time to go to home. |
| Saat 8'de eve geldiler. | They arrived home at 8 o'clock. |
| Babam anahtarı aradı. | My dad looked for the key. |
| Hepimiz içeri girdik. | We all walked inside. |
