| We go to my course on foot. | Kursuma yürüyerek gidiyoruz. |
| My course is very close. | Kursum çok yakın. |
| My school is not far away. | Okulum çok uzakta değil. |
| five minutes | beş dakika |
| five minutes by car | arabayla beş dakika |
| five minutes on foot | yürüyerek beş dakika |
| We live on the ground floor. | Zemin katta yaşarız. |
| We live on the third floor. | Üçüncü katta yaşarız. |
| I would like to have 22 rooms in my house. | Evimde 22 oda olmasını isterdim. |
| I would like to have stairs in my house. | Evimde merdiven olmasını isterdim. |
| detached house | müstakil ev |
| I love presents | Hediyelere bayılırım |
| My favorite place is park. | En sevdiğim yer park. |
| I slide. | Kaydıraktan kayadım. |
| I swing. | Salıncakta sallanırım. |
| Ashley climbs. | Ashley tırmanır. |
| We run up the hill. | Tepeye doğru koşarız. |
| in this passage | bu okuma parçasında |
| I play tag. | Ebelemece oynarım. |
| probably | muhtemelen |
| was probably written | muhtemelen yazılmıştır |
| This books was written by me. | Bu kitap benim tarafımdan yazıldı. |
| history | tarih |
| Space Exploration | Uzay Araştırmaları |
| People dreamed about it. | İnsanlar bunu hayal ettiler. |
| for a long time | uzun bir süre |
| They worked hard. | Çok (sıkı) çalıştılar. |
| People experimented. | İnsanlar deney yaptı. |
| They invented new ways. | Yeni yollar icat ettiler. |
| I like this page. | Bu sayfayı severim. |
| You have my word. | Söz veriyorum. |
| we went to a zoo for a field trip | okul gezisi için hayvanat bahçesine gittik |
| car is comfortable | araba rahat |
| metro(subway) is crowded | metro kalabalık |
| he is very naughty | o çok yaramaz |
| I don't care. | banane |
| girl becomes a red panda | kız kırmızı bir panda olur |
| I heard of it | Bunu duydum. |
| mitzi is chasing a pigeon | mitzi bir güvercin kovalıyor |
| fred is pointing at something | fred bir şeyi işaret ediyor |
| I will buy a birthday gift | Doğum günü hediyesi alacağım |
| I visit friends from gymnastics | Jimnastikten arkadaşlarımı ziyaret ederim |
| after Defne | Defne'den sonra |
| without technology I can't live | Teknoloji olmadan yaşayamam |
| advantages of smart vacuum cleaner | akıllı elektrikli süpürgenin avantajları |
| It is Worker's Day tomorrow. | Yarın işçi günü. |
| I haven't done my homework yet. | Henüz ödevimi yapmamış durumdayım. |
| specialties | özellikleri |
| interesting facts | ilginç gerçekler |
| how do you relax, rest | nasıl rahatlarsın, dinlenirsin |
| my sister is busy | kız kardeşim meşgul |
| we did a rehearsal | prova yaptık |
| I like ferris wheel at funfares | eğlencelerde dönme dolaba bayılırım |
| he is annoying | o sinir bozucu |
| I want to learn Korean and Russian | Korece ve Rusça öğrenmek istiyorum |
| kick me | beni tekmele |
| I enjoy going for walks | Yürüyüşe çıkmaktan zevk alıyorum |
| I am interested in movies | Filmlerle ilgileniyorum |
| I am proud of my family | Ailemle gurur duyuyorum |
| I want to practice speak english and play volleyball | İngilizce konuşma pratiği yapmak ve voleybol oynamak istiyorum |
| I am learning how to play volleyball | Voleybol oynamayı öğreniyorum |
| you have this much minutes | bu kadar dakikan var |
| I AM EXCİTED ABOUT GOING ON VACATION | tatile çıkacağım için heyecanlıyım |
| I like to help others by Supporting | Başkalarına destekleyerek yardım etmeyi seviyorum |
| I want to learn how to speak korean | Korece konuşmayı öğrenmek istiyorum |
| I often play volleyball | Sık sık voleybol oynarım |
| I need to do homework | ödev yapmam gerek |
| it is important to brush teeth | dişleri fırçalamak önemlidir |
| the car is broken | araba bozuldu |
