| I am a computer technician. | Ben bir bilgisayar teknisyeniyim. |
| I look after the computers. | Bilgisayarlara bakıyorum. |
| My mom looks after my sister and me. | Annem kız kardeşime ve bana bakıyor. |
| Everyone uses computer. | Herkes bilgisayar kullanıyor. |
| I talked to receptionist. | Resepsiyonistle konuştum. |
| It is so important. | Çok önemli. |
| My devices work properly. | Cihazlarım düzgün çalışıyor. |
| When I arrive, | Ben geldiğimde |
| I find out if there are any problem. | Herhangi bir sorun olup olmadığını öğreniyorum. |
| I don' t know if she studied hard.. | Çok çalışıp çalışmadığını bilmiyorum .. |
| She didn't see if he slept. | Uyup uyuymadığını görmedi. |
| the night workers | gece işçileri |
| I have half an hour to study. | Eğitim için yarım saatim var. |
| I am halfway through my study. | Çalışmamın yarısındayım. |
| I will stay until Friday. | Cuma gününe kadar kalacağım. |
| It takes twenty minutes to get home. | Eve gitmek yirmi dakika sürer. |
| Eating out is expensive. | Dışarıda yemek pahalıdır. |
| My computer is not cheap. | Bilgisayarım ucuz değil. |
| I tried cycling to school. | Okula bisikletle gitmeyi denedim. |
| I am tired. | Yoruldum. |
| I get tired. | Yoruluyorum. |
| I am bored. | Sıkıldım. |
| I get bored. | Sıkılıyorum. |
| The movie is boring. | Film sıkıcı. |
| Cycling is tiring. | Bisiklete binmek yorucu. |
| I need to relax for a while. | Bir süre rahatlamam gerekiyor. |
| English is not difficult. | İngilizce zor değil. |
| I can fix my computer. | Bilgisayarımı düzeltebilirim. |
| I have lots of colleagues. | Çok sayıda meslektaşım var. |
| I don't complain much. | Fazla şikayet etmiyorum. |
| The pay is good. | Ücret iyi. |
| It is possible. | Bu mümkün. |
| It is not possible. | Mümkün değil. |
| amusement park | lunapark |
| on weekdays | haftaiçleri |
| teacher changed our seats | öğretmen yerimizi değiştirdi |
| lunch break | öğle arası |
| minus 4 | eksi 4 |
| we dont have turkish topics | Türkçe konularımız yok |
| the next day after tuncay teachers lesson | tuncay hocanın dersinden sonraki gün |
| I solve the problems on my own | soruları kendim çözerim |
| owner | sahip |
| security | güvenlik |
| plush toys | peluş |
| what else | başka ne |
| I like to dig in the sand | Kumu kazmayı severim |
